×

Dernek Ve Vakıflara Ait İktisadi İşletmelerinin Kar Payı Dağıtımında Stopaj

 

Dernek Ve Vakıflara Ait İktisadi İşletmelerinin Kar Payı Dağıtımında Stopaj

 

Bu konuda verilen farklı kararlar, Vakıflarda ciddi kafa karışıklığı yarattı!

 

Vakıfların kafasını karıştıran konu tam olarak ne?

 

Vakıfların en önemli vergisel sorunlarından birisi de, iktisadi işletmelerin karlarını bağlı bulundukları Vakıflara aktarırken kar dağıtımına bağlı stopaj (tevkifat) yapılıp yapılmayacağı ile ilgili. Aslında bu yeni bir sorun değil, uzun yıllardan bu yana devam ediyor.

Bu konuda Maliye’nin görüşü oldukça net ve istikrarlı, uzun yıllardan bu yana hep aynı. Danıştay’ın vergi uyuşmazlıklarına bakan dairelerinin ise, bu konuda birbirine zıt farklı kararları bulunuyor. Danıştay’ın bu farklı kararları ise, Vakıflarda ciddi kafa karışıklığına neden oluyor.

 

Maliye’nin bu konudaki görüşü net!

 

Maliye, vakıflara bağlı iktisadi işletmelerin, dağıtılabilir karlarını vakıflara aktarmaları işleminin kar dağıtımı olduğu, aktarılan karların vakıflar yönünden iştirak kazancı niteliğinde bulunduğu, kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayan vakıflara, kurumlar vergisi mükellefi olan iktisadi işletmeleri tarafından aktarılan kar payları üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (6/b-i) bendi uyarınca gelir vergisi tevkifatı yapılması gerektiği görüşünde (GİB Samsun VDB’nin 27.10.2010 tarihli ve B.07.1.GİB.4.55.15.01-2010-KVK-ÖZE-09-200, Ankara VDB’nin 25.03.2010 tarihli ve B.07.1.GİB.4.06.16.01-2010-GVK-94-24-238 sayılı özelgeleri).

 

Peki, Danıştay bu konuda ne diyor?

Danıştay’ın vergi uyuşmazlıklarına bakan dairelerinin bu konudaki görüşü oldukça farklı ve birbirine zıt.

 

Danıştay 3. Dairesi’nin Kararları Maliye lehine!

Danıştay 3. Dairesi; vakıfların kurulduğu veya oluşumuna katıldığı iktisadi işletmelerin kurumlar vergisi düşüldükten sonra iktisadi işletme karından bağlı olunan vakıflara veya derneklere aktarılan tutarların vakıflar yönünden iştirak kazancı, karı sağlayan işletmeler yönünden ise kar dağıtımı sayılması gerektiği, bir kazancın iştirak kazancı sayılabilmesi için bir başka kurumun hisselerine sahip olmasının zorunlu olmadığı, bağlı veya ait kuruluşun tamamına sahip olunması halinde de bir iştirak kazancı elde edildiğinin kabulü gerektiği, bu nedenle iktisadi işletmeler tarafından vakıflara aktarılan kar payları üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (6/b-i) bendi uyarınca gelir vergisi tevkifatı yapılması gerektiği görüşünde bulunuyor (Danıştay 3. D’nin 09.03.2022 tarihli ve E.2019/639, K.2022/1024, 12.10.2017 tarihli ve E.2016/3658, K.2017/7030 sayılı Kararları).

 

Danıştay 4. Dairesi’nin son kararları Vakıflar lehine!

 

Danıştay 4. Dairesinin konu ile ilgili ilk kararları Maliye lehine, vakıflar aleyhine!

 

Vakıflar aleyhine verilen ilk kararlar; dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmelerin, ilgili dernek veya vakıfların genel anlamda iştiraki, iktisadi işletme karından bağlı olunan vakıf veya derneğe yapılan aktarımın ise vakıf ve dernekler yönünden iştirak kazancı, karı sağlayan (aktaran) işletmeler yönünden ise kar dağıtımı niteliğinde olduğu, bu şekilde menkul sermaye iradı elde eden dernek ve vakıflara bu iradı sağlayanlarca vergi tevkifatı yapma sorumluluğu da yüklendiği dikkate alındığında, iktisadi işletmeler tarafından vakfa veya derneklere aktarılan kar payı tutarı üzerinden tevkifat yapılması gerektiği şeklinde (Danıştay 4. D.’nin 13.09.2018 tarihli ve E.2014/881, K.2018/7565, 23.03.2017 tarihli ve E.2015/5884, K.2017/2931 sayılı Kararları).

 

Ancak, Danıştay 4. Dairesi tarafından verilen son tarihli kararlar ise, ilk kararlarının aksine Maliye aleyhine, Vakıflar lehine!

 

Bu son kararlar; iştirak kazancının bir kurumun başka bir kurumun sermayesine katılma payı karşılığında elde edilen kar payı olduğu, iştirak kazancının elde edilebilmesi için iki ayrı tüzel kişiliğin bulunması gerektiği, GVK 94. Maddeye göre kar dağıtımından söz edilebilmesi için iki ayrı tüzel kişiliğe haiz kurumun bulunması ve tüzel kişiler arasında hisse senedi veya iştirak hissesi varlığına dayalı bir iştirak eden/iştirak edilen ilişkisinin mevcut olmasının zorunlu olduğu,  vakıflar ile iktisadi işletmelerinin ayrı tüzel kişilikleri bulunmamakla birlikte iktisadi işletmelerin vakıfların tüzel kişiliği içerisinde yer alan oluşumlar olduğu, aynı tüzel kişilik içerisinde iştirak ilişkisi olmasının söz konusu olamayacağı, GVK’nın 75/2. Maddesinde iştirak hisselerinden doğan kazançların menkul sermaye iradı sayıldığı ancak vergi kanunlarında iştirak hissesinin tanımının yapılmadığı, 75/2. Maddenin parantez içi bölümünde limited şirket ortaklarının, iş ortaklıklarının ve komanditerlerin kar payları ile kooperatiflerin dağıttıkları kazançların iştirak hisselerinden doğan kazanç olduğunun  belirtildiği, dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerden elde edilen karın dernek veya vakıfların hesaplarına aktarılmasının iştirak kazancı kabul edildiğine ilişkin açık bir düzenlemeye yer verilmediği, dernek ve vakıfların iktisadi işletmelerinin elde ettikleri kazançları bağlı bulundukları dernek veya vakıflara aktarmaları yönünde genel bir düzenleyici işlemin varlığı da mevcutken, iktisadi işletmelerin elde ettikleri karları hukuken bağlı ve ait olduğu dernek veya vakıflara aktarması işleminin kar dağıtımı olarak kabul edilemeyeceği ve söz konusu kazanç aktarımı üzerinden stopaj yapılamayacağı şeklinde 

 

(Danıştay 4. D.’nin 09.03.2022 tarihi ve E.2018/5142, K.2022/1412, 14.06.2022 tarihli ve E.2019/5597, K.2022/3983, 03.04.2019 tarihli ve E.2016/14002, K.2019/2532 sayılı Kararları).

 

Bu konudaki görüşümüz, Danıştay 4. Dairesi’nin son kararları doğrultusunda.

 

Bize göre de, aynı tüzel kişilik içerisinde iştirak ilişkisinin olması mümkün değil. Dolayısıyla, iktisadi işletmelerin elde ettikleri kazançların bağlı bulundukları vakıflara aktarılması işlemlerinin kar payı dağıtımı olarak değerlendirilmemesi ve gelir vergisi stopajına tabi tutulmaması lazım.

 

Kaynak: Abdullah Tolu / Dünya Gazetesi | 19.09.2022

"Güven, Kontrole Mani Değildir."Bize Ulaşın

Teklif Al

Vergi Takvimi