×

7186 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Torba Kanun Resmi Gazete’de Yayımlanmıştır.

7186 Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” 19.07.2019 tarih ve 30836 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

 

Kanunla Gelir Vergisi ve diğer bazı kanunlarda değişiklikler yapılmıştır. Kanunla yapılan düzenlemelerin ana başlıkları ve öne çıkan hususlar aşağıda bilgilerinize sunulmuştur.

 

 

Hâsılat Esaslı Vergileme İle İlgili Gelir Vergisi Kanunu’nda Yapılan Değişiklik

 

Bilindiği üzere, “hasılat esaslı vergileme” ilk olarak 6 Nisan 2018 tarihinde yayımlanan 7104 sayılı Kanun’un 12. maddesiyle, KDV Kanunun mülga 38. maddesi yeniden düzenlenerek küçük ölçekli mükelleflere yönelik olarak getirilmiştir.

 

Hâsılat esaslı vergileme basitleştirilmiş bir yöntem olarak mükelleflere kolaylık sağlanmıştır.

 

Bu hükümden faydalanan KDV mükellefleri, hasılatları üzerinden belirlenen oranda KDV beyan edip ödeyerek yükümlülüklerini yerine getirmektedir.

 

07 Şubat 2019 tarihli ve 30679 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 718 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Karar ile “Hâsılat esaslı vergilendirme” yöntemini seçebilecek mükellefler ve uygulayacakları vergi oranı belirlenmiştir. 

 

Karara göre, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile 5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamında belediyeler tarafından ruhsat verilen, toplu taşıma hatlarını kiralayan, toplu taşıma hizmetinin hizmet satın alma yollarıyla yerine getirilmesi halinde bu hizmeti sunan ve gelirlerinin tamamını elektronik ücret toplama sistemleri aracılığıyla tahsil eden otobüs işletmeleri (belediyelerin otobüs işletmeleri ile doğrudan veya dolaylı olarak sermayesinin %51 veya daha fazlası belediyelere ait şirketler hariç), münhasıran il sınırları içinde, otobüsle (sürücü dahil en az 18 oturma yeri olan) yapmış oldukları toplu taşıma faaliyetlerinde hâsılat esaslı vergilendirme usulünü seçebileceklerdir. Söz konusu mükelleflerin hâsılatlarına uygulayacakları KDV oranı ise %1,5 olarak belirlenmiştir.

 

Bu değişikliklere paralel olarak GVK da değişiklik yapılmış olup, Gelir Vergisi Kanunu’nun “Hasılat esaslı kazanç tespiti” başlıklı 113.Maddesi yeniden düzenlenmiştir.

 

Buna göre; şehir içi yolcu taşımacılığı yapan ve hasılatlarını elektronik ücret toplama sistemiyle tespit eden mükelleflerin, gelir ve kurumlar vergisinin hesaplanmasını esas alacak kazancın tespitinde yeni bir yöntem belirlenmiştir. 

 

Bu yönteme göre, gelir ve giderlerini karşılaştırma yerine, elde etmiş olduğu hâsılatın yüzde 10’unun kazanç olarak kabul edilip bu kazanç üzerinden gelir ya da kurumlar vergisi oranları uygulanacaktır.

 

Sadece şehir içi yolcu taşımacılığı yapanların elektronik ücret (Akbil, İstanbul kart gibi elektronik kart) yöntemiyle hâsılatlarını elde etmeleri gerekiyor.

 

Diğer yöntemler ile taşıma bedeli tahsil eden mükellefler bu kapsamda değildir. (Nakit taşıma bedeli alanlar bu kapsam da değildir.) 

 

Kazancı bu şekilde tespit edilen mükelleflerin ilgili faaliyete ilişkin yapmış oldukları giderler dikkate alınmayacak, herhangi bir istisna veya indirim uygulanmayacaktır. Kapsama giren kazançlar dışındaki beyana tabi kazanç ve iratlar için bu usul geçerli olmayacaktır.

 

Ayrıca hasılat esaslı kazanç kapsamına giren mükelleflerin 2 Yıl geçmedikçe bu usulden çıkmaları mümkün değildir. 

 

213 sayılı Kanunun 353. maddesinin birinci ve ikinci fıkrası hükümleri uyarınca bir takvim yılı içinde iki kez ceza kesilen mükellefler, cezanın kesildiği ve takip eden iki takvim yılına ait kazançları için bu madde hükümlerinden yararlanamaz.

 

Bu uygulama zorunlu olmayıp, isteyen mükellefler yararlanabilecektir.

 

Maddenin yürürlük tarihi 19.07.2019’dir.

 

 

Varlık Barışı Uygulamasının Süresinin Uzatılması

 

Kanun’un 2. Maddesiyle; 193 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici 90. madde eklenmiştir.

 

Buna göre; yurt dışında ve içinde bulunan varlıkların bildirim ve beyanı (Varlık barışı) yapılan düzenleme ile yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını, 31.12.2019 tarihine kadar Türkiye'deki banka veya aracı kuruma bildiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebileceklerdir.

 

Banka ve aracı kurumların, kendilerine bildirilen yurt dışındaki varlıklara ilişkin olarak % 1 oranında hesapladıkları vergiyi, bildirimi izleyen ayın 15. günü akşamına kadar vergi sorumlusu sıfatıyla bir beyanname ile bağlı bulunduğu vergi dairesine beyan edip aynı süre içerisinde ödemeleri gerekmektedir.

 

Gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan yukarıdaki varlıklar ile taşınmazlarını 31.12.2019 tarihine kadar vergi dairelerine beyan edebileceklerdir.

 

Vergi dairesine beyan edilen yukarıdaki varlıkların değeri üzerinden vergi dairesince %1 oranında vergi tarh edilecektir. Bu verginin tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenmesi gerekmektedir.

 

Türkiye'deki banka veya aracı kuruma bildiren yurt dışı varlıklar ile gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince vergi dairesine beyan edilen yurt içi varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır.

 

Bu hükümden faydalanılabilmesi için; bildirilen veya beyan edilen tutarlara ilişkin tarh edilen verginin vadesinde ödenmesi ve yurt dışında bulunan varlıklarını bildirenlerin bu varlıkları, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren 3 ay içinde Türkiye'ye getirmeleri veya Türkiye'deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer etmeleri gerekmektedir.

 

Maddenin yürürlük tarihi 19.07.2019’dir.

 

 

Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurtdışı Borçlanması

 

Kanun’un 8. Maddesiyle 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanunun 3. maddesi değiştirilerek; Yurt dışında çalışan Türk vatandaşları ile yurt dışında çalışmaktayken veya yurda kesin dönüşten sonra ölenlerin Türk vatandaşı olan hak sahiplerinin, SGK`ye başvurarak, Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun`daki Türkiye'de düşük maaş alıp ve yüksek ödeme yaparak genç yaşta emekli olma haklardan  yararlanabilmelerine imkan verilmiştir.

 

Maddenin yürürlük tarihi 01.08.2019’dir.

 

 

Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının %32 yerine %45’ten Borçlanması 

 

Kanun’un 9. Maddesiyle 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanunun 4. Maddesinin maddesinin birinci fıkrasında yer alan değiştirilerek; yüzde 32 olan yurt dışı borçlanmasında prim oranı yüzde 45`e (günlük 27,29 TL'den 38,37 TL'ye) çıkarıldı. 

 

2008 yılından itibaren geçerli kanuna göre halen yurtdışında yaşamaya ve çalışmaya devam eden beş milyon civarında gurbetçi vatandaşlar ile yurtdışından ülkemize kesin dönüş yapmış vatandaşlardan erkek ise yurtdışında çalıştığı süreleri kadın ise hem çalıştığı hem de ikamet ettiği süreleri 1985 yılında beri 3201 sayılı kanunla satın alarak ve SGK’ya borçlanarak emekli olabilmektedir.

 

Tüm borçlanmalarda (yurtdışı, askerlik, doğum gibi) ödenmesi gereken en düşük tutar asgari ücretin yüzde 32’si belirlenmekte ve tahsil edilmektedir. 

 

Bu düzenleme ile yurtdışı borçlanmasında yüzde 45’e yükselen bu orana göre; 

 

2019 yılında en düşük tutarla asgari ücret üzerinden yurtdışı borçlanmasıyla emekli olacaklar; 

 

15 yıl için 147.364 TL yerine 207.320 TL, 

20 yıl için 196.485 TL yerine 276.307 TL, 

25 yıl içinse 245.606 TL yerine 345.384 TL 

 

ödenmek zorunda kalacaktır.

 

Dolayısıyla, 01.08.2019 tarihinden sonraki borçlanmalarda 15 yıl için 60.000, 20 yıl için 80.000, 25 yıl içinse 100.000 TL fazladan prim ödenmesi gerekecektir.

 

Maddenin yürürlük tarihi 01.08.2019’dir.

 

 

Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının SGK yerine Bağkur Şartlarına Göre Emekli Olması

 

Kanun’un 10. Maddesiyle; 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanunun 5. maddesi değiştirilmiştir.

 

Buna göre; ülkemizde çalışması bulunan gurbetçilerin borçlanarak sigortadan emeklilik şartlarına göre emekliliği sona erecek, Bağkur şartlarına göre emeklilik olabileceklerdir.

 

Yürürlükteki kanuna göre gurbetçiler borçlandığı tarihten önce en son hangi statüde çalışmışsa (SSK-Bağkur ya da Emekli Sandığı gibi) borçlanılan yurtdışı süreleri, o statüye göre değerlendirilerek emekli olabiliyorlar. 

 

En son SSK kapsamında çalışmış gurbetçinin borçlanma yapması halinde yurtdışı süreleri SSK çalışması gibi kabul ediliyor ve 10 yıl hizmet (3600 gün ) ile emekli olabiliyorken, 01.08.2019 tarihinden itibaren bu süreler Bağkur kapsamında kabul edilecek ve SSK’dan emekli olabilmek için yeterli olan 10 yıl yerine Bağkur’da zorunlu olan en az 15 yıllık (5400 gün) çalışmayı tamamlamış olmaları gerekecektir.

 

Dolayısıyla 01.08.2019 tarihinden sonra SSK’dan 10 yıl için 98.243 TL yerine Bağkur’dan 15 yıl için 207.230 TL ödemek zorunda kalınacaktır.

 

Dolayısıyla fazladan borçlanması gereken beş yıllık (1800 gün) süre ile borçlanma oranından kaynaklı artışla SGK’ya en az 109 bin lira fazla ödememek için yurtdışı borçlanmasıyla emekli olmayı düşünen tüm vatandaşlarımızın hak kaybına uğramamak adına acele ederek 01.08.2019 tarihinden önce borçlanma başvurularını ve gerekli işlemleri yapmalarını tavsiye ederiz.  

 

 

Kurumlar Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklik

 

Kanun’un 19. Maddesiyle; 13.06.2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa eklenen geçici 12. Madde eklenmiştir.

 

Yapılan düzenleme ile; Türkiye’de elektrik motorlu otomotiv markası/markaların üretilmesinin ve bu araçların yurtiçinde tercih edilirliğinin vergisel yönden desteklenmesi amacıyla, 6745 sayılı Yatırımların Proje Bazında Desteklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 80. maddesi kapsamında teşviklerden yararlanmasına karar verilen ve bu kapsamda sera etkisi yaratan egzoz gazı salınımı tamamen ortadan kaldıracak teknolojilerin geliştirilmesi için münhasıran Türkiye’de gerçekleştirdikleri Ar-Ge faaliyetleri sonucunda geliştirdikleri elektrik motorlu taşıt araçlarını Türkiye’de imal eden mükelleflerin, bu yatırımları dolayısıyla Kanunun 32/A maddesi kapsamında hak kazandıkları yatırıma katkı tutarını, söz konusu malların ilk iktisabı dolayısıyla 31/12/2035 tarihine kadar vergi dairesine ödenen Özel Tüketim Vergisinin, takvim yılının üçer aylık dönemleri itibarıyla bu mükelleflere kısmen veya tamamen, nakden ya da vergi borçlarına mahsuben ödenmesi suretiyle kullandırabilme hususunda Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.

 

Maddenin yürürlük tarihi 19.07.2019’dir.

 

 

Yurt Dışı Çıkış Harcı Kanununda Yapılan Değişiklik

 

Kanun’un 120. Maddesiyle; 08.03.2007 tarihli ve 5597 sayılı Yurt Dışına Çıkış Harcı Hakkında Kanun ile Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1. maddesinin birinci fıkrasına göre, yurt dışına çıkış yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından çıkış başına alınan harç miktarı 50 TL olarak belirlenmiş ve bu miktarın üç katına kadar artırılabilmesi hususunda Cumhurbaşkanına yetki verilmekte ve çıkış başına 15 Türk Lirasını aşan miktarın Toplu Konut İdaresine aktarılır, kalan miktar genel bütçeye gelir kaydedilir.

 

Maddenin yürürlük tarihi 01.08.2019’dir.

 

 

Saygılarımızla.

 

Esas Bağımsız Denetim S. M. Mali Müşavirlik A. Ş.

 

"Güven, Kontrole Mani Değildir."Bize Ulaşın

Teklif Al

Vergi Takvimi